Başlığı yazıp çay koymaya gittiğinde zihnindekilere başka bir yerden bakmaya başlayabilirsin. Çaresizlik duygusunun yoğunlaştığı zamanlarda insan hiç olmamayı diliyor. Tüm bu var olan, etrafında dönüp duran, anlam verme çabalarının sonu gelmemecesine seni yorduğu, ölümün avuçlarındaki sıcaklığı aniden alışı, bir an önce yok olmayı değil de hiç var olmamış olmayı daha istenir hale getiriyor. Bunu düşünüyorsun pazar yolu boyunca ve dönüşte. Giderken boş olan ellerin yavaş yavaş ağırlaşıyor. Acaba bugün ölecek mi? Acaba yaşamaya devam edecek mi? İçten içe ölmesini, bu sıkıntılı ve yorucu çaresizliğin bitmesini mi istiyorsun bir an önce, bilmiyorsun. Cevabını bilmediğin sorulara katlanabilmek için birtakım savunma mekanizmaları geliştiriyorsun. Bunu anlıyorsun. Kendine anlayış gösteriyorsun. Ama bir yandan da yeterince yaşamasını istemediğinde birşeylere sebep olacakmışsın gibi geliyor. Yani ne sanıyorsan kendini. Pazar yine tabi ki çok pahalı. Marul 6 lira, altı. Marul ve havuç alıp on lira veriyorum. Etraftaki caydırıcı sebze, meyve görüntülerinden etkilenmeyip hedefe yürüyorum. Son parayla çünkü yeşilbiber almalıyım. Çünkü evde yeşilbiberin olmaması biraz daha hayatı zorlaştırıyor. Tıpkı evde çay ya da kahvenin bitmesi gibi. Ama mesela bittiklerinde ve bilinçli bir şekilde almadığında aslında hayatın aynı şekilde devam ettiğini de görüyorsun, ve bunu gördüğünde bu sana başka çeşit bir güç veriyor. Katlanma gücü. Biraz sağı solu yamalı egon kendini biraz daha iyi hissediyor. Aslında evet ya neden olmasınlar dönüyor zihninde. Sonra yine bakışlarındaki donukluk, kımıltısız yatışı ve baktığı yerde seni göremeyişi aklına geliyor. Pazardan dönüş yolunda omuzlarında sebze ve meyvelerin ağırlığı, yoruyor ama kas yapmaya da yetmiyor. Neden diyorsun. Her zaman yaptığı gibi Asude zihninin bir köşesinden başını uzatıp çünkü neden olmasın diye kıkırdıyor. Kapıyı açmak için pazar çantasını yere bıraktığında onca şeyin arasından yeşilbiber kokusunu salıyor, Asude’nin komik suratı, yeşil biberin kokusu ve belki iyileşecektir umudu içini kaplıyor.

Tüm bunlar olurken Portico Quartet yeni teklisiyle seni hiç şaşırtmadan güzellikleri kulaklarına, oradan kalbine dolduruyor.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s